Sanguinetti için İzmir lokmalı anma

Sitüasyonistlerin savunduğu “gündelik hayatın devrimci dönüşümü” fikrinin küçük, neşeli bir provası Parma'da sahnelendi.

Sanguinetti için İzmir lokmalı anma

Geçen ay hayatını kaybeden Sitüasyonist Enternasyonal’in efsanevi isimlerinden Gianfranco Sanguinetti için Parma’da alışılmadık bir anma/hatırlatma etkinliği düzenlendi. Şehrin merkezi parklarından parco della cittadella beklenmedik bir sitüasyonist jestle şenlendi.

Normalde, spor yapanların, gezenlerin, köpeğini gezdirenlerin, dinlenip espressosunu yudumlayanların, gazetesini okuyanların alanı olan park, ansızın bir sitüasyonist performansa sahne oldu. Performansın merkez üssü ise parkın güzide mekanlarından lostello kafe-restorandı.

Mekanın iki göçmen çalışanı ve mesai arkadaşları anma için muzipçe bir fikir geliştirdi: Sanguinetti’nin ruhuna eski Latinceyle bir mevlit okutma. Ancak müzik ekipmanları, çevre gürültü yasası, kuşların beklenmeyen tepkileri ve Latinceyi düzgün okuyabilecek kimsenin bulunamaması gibi küçük detaylar yüzünden bu büyük proje hayata geçemedi. Ne var ki, fikir gerçekleşmemiş olsa da performansın ruhu tam da burada doğdu: Bir şeyin yapılamayışı, sitüasyonist bir olayın yapı taşıdır.

Latince mevlit iptal olunca, Doğu-Batı eklemlemesi daha elle tutulur bir sitüasyonist tarzla gerçekleşti: Park sakinlerine meyve eşliğinde İzmir lokması dağıtmak!

Biri Tunus diğeri İzmirli olan organizatörler ve arkadaşları, Sanguinetti’nin anısını onun hayat felsefesine yaraşır biçimde neşeli, sokak performansı tadında ve gündelik hayatın alışılmış akışına sıradışı müdahaleyle yaşattı. Parma’nın orta yerinde park sakinlerine meyve ve İzmir lokması dağıtıldı. Sanguinetti’nin yıllar boyunca savunduğu “gündelik hayatın devrimci dönüşümü” fikrinin küçük, neşeli bir provası sahnelenmiş oldu. 

İzmir lokmasını anlamakta zorlanan meraklı kalabalık önce uzaktan izledi, sonra yavaş yavaş yaklaşarak bu tuhaf ama içten törene dahil oldu:

“Bu bir etkinlik mi, bir eylem mi, yoksa yönetmen siz misiniz?” diye soranlar oldu. Anmacıların yarı muzip yarı ciddi cevabı: “Hayır efendim, bu sadece gündelik hayatın tatlı bir kesintisi.”

Kimi teşekkür ederek meyve ve lokma aldı, kimi Sanguinetti’nin kim olduğunu sordu, kimi de sadece o anın sıcaklığını paylaşarak sohbetin, kahkahaların ve muzip sitüasyonist ruhun içine çekildi.

O gün parkta gezenler yalnızca meyve ve İzmir lokması değil, aynı zamanda Sanguinetti’nin sitüasyonist mirasını hatırlatan bir mesaj da aldı: Farkındalık bazen bir lokma tatlısında, bazen bir avuç meyvenin tazeliğinde, bazen de hiç tanımadığın insanlarla paylaştığın beklenmedik bir gülüşte saklı.